Anasayfa Reklam Alanı 1 728x90

noopener noreferrer

22.04.2023 19:04

Bir TRT Ramazan Sevinci Programı Münasipsizliği

Bir TRT Ramazan Sevinci Programı Münasipsizliği

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT), çocukluğumdan beri bir şekilde şahit olduğum iftar ve sahur programları yapar Ramazan ayında. Fakat aklımda Faruk Ermemiş diye bir isim hala durmakta. TRT’de ne zaman dinî ve ahlâkî konularda bir program olsa Faruk Ermemiş ismi geçerdi. Faruk Ermemiş’ten bu yana kimler geldi ve gitti bu programlarda saymak mümkün değil.

Bu yazının konusu Faruk Ermemiş değil. Bu Ramazan’da da TRT’de yayınlanan iftar ve sahur programlarını izlemeye çalıştım. Bu yıl iftar programının adı Ramazan Sevinci. Sunucusu Serdar Tuncer. Programın formatında konuklar var ve sunucu bu konuk veya konuklar ile sohbet ederek programı yürütür. Neden bilmiyorum ama bu yıl bu programa bir defadan fazla konuk olanlar oldu. Hepsini izlemedim programın fakat özellikle birkaç tanesini izlemeye çalıştım. Bunlardan birinde konuk Prof. Dr. K. Nevzat Tarhan ve diğerinde konuk Prof. Dr. Mehmet Görmez idi. Bu iki programı özellikle ve dikkatli izledim.

Programın sunucusu Serdar Tuncer adında birisi. İlk ve ortaokulu bitirdikten sonra Ankara Merkez İmam Hatip Lisesi’nden mezun olmuş. Lise eğitimine devam ederken radyoda programlar sunmaya başlamış. Daha sonraki eğitimi ile ilgili bir bilgi yok. Programda sunucu mu, moderatör mü yoksa yorumcu mu tam olarak adını koyamadım. Ancak konuşmaları esnasında kendisi için kullandığı birkaç ifade aklımda kaldı. Televizyon izleyicisine yönelik olarak bakın, dua ediverin, bu fakir gibi sözcükleri kullanırken tevazu göstermeye çalıştığı belli oluyordu. Tevazu gösterdiğinin farkında isen kibirden kurtulamadın demektir veya tevazu göstermeye çalışmak da kibirdendir sözleri geldi hep aklıma.   

5 Nisan 2023 Çarşamba günü program konuklarından birisi K. Nevzat Tarhan idi. Tarhan, Üsküdar Üniversitesi'nin kurucu rektörü, psikiyatrist ve nöropsikolog. Ayrıca 1998 yılında Memory Centers of America'nın Türkiye temsilcilisi oldu ve Türkiye'de ilk nöropsikiyatri hastanesi olan NPİSTANBUL Beyin Hastanesi'nin yönetim kurulu başkanlığını yürütmekte. Türk-Amerikan Nöropsikiyatri Derneği Türkiye Şubesinin de başkanı.

Tarhan Hocanın konuşmasında modernizm, bilgeleşmek, hakikat arayışı, yolculukla imtihan, varlıkla imtihan, belirsizlik korkusu, ölüm korkusu, Teslisin akla uygun olmadığı, Karga Tapınağı, anlamın parçası olmak, felsefenin küreselleşmesi, adsurdizm, bütüncül bilim, tevhid inancının akla uygunluğu, düşünce deneyi, zamanın izafiyeti, anlam ihtiyacı, Allah ile bağ (rabıta) kurmak, evrenle sınırların kalkması, bütünün bir parçası olduğunu hissetmek, geçmiş ve geleceğin aynı zamanda var olması gibi ifadeler geçti.

Tarhan Hoca, bütünlük konusunu da şöyle ele aldı:

“Bu evrende her şey aynı zamanda var. Biz şu anda farklı bir enerji bandındayız. Öldükten sonra başka bir enerji bandına geçiyoruz. Sadece frekans değişiyor gibi oluyoruz. Kara Deliklerin arkasında madde ve zamandan bağımsız bir dünya var. O da Kuranı Kerimde Arşı Azam diye geçiyor.”

Bu konuşmalar devam ederken sunucu Tuncer’in kullandığı bazı ifadeler de şunlar: Mehdi Aleyhisselam, Deccal, Seyda, Molla, …

Bir ara konu gençlerin sorgulamasına gelince sunucu “abi gençler sorgulamasın yahu. Bir asgari hadis bilgisine, asgari fıkıh bilgisine tefsir bilgisine, ilahiyat bilgisine, itikat bilgisine, hiçbir şeye sahip değil. Sorgulayın…” deyiverdi. Tarhan hocanın cevabı dikkat çekici ve sunucunun zihnindekine ters oldu:

“Şu anda İlmi Kelamı lise düzeyinde anlatmak gerekir. Akait ilimlerini. Onun yerine sen önce tefsir öğren, sonra kelam öğren, ondan sonra sen sorgula demek bu zamanın gencine imkansızı (teklif etmektir)… O zaman demek ki İslam Dininde bana muhatap olacak bir şey yok, bana hitap etmiyor (der)… Bu zamanki, şu andaki eğitim sistemimiz şüphe sokuyor… Namazı nasıl kılacağım demiyor genç. Neden kılacağım diyor. Bu neden kılacağım diyen bir insana sen gidip de Molla Fenari’nin fetvaları ile anlatamazsın…Önce Tanrı tasavvurunu düzeltmemiz gerekir… Kuranı Kerimde akla aykırı bir şey var mı? Kuranı Kerimde ben akla uygun olmayan bir şey bulamadım.”

Bir diğer konuk da Kadir Gecesi (17 Nisan 2023) programa konuk olan Prof. Dr. Mehmet Görmez idi. Görmez, 2003-2010 yılları arasında Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı ve 2010-2017 yılları arasında Diyanet İşleri Başkanlığı yaptı. Şu anda da İslâm Düşünce Enstitüsü Başkanı ve Uluslararası İslâm Düşünce Vakfı Başkanı olarak çalışmaktadır. Benzer münasipsizliklere o konuşmada da rastlamak mümkünüdür. Merak edenlerin gene İnternet üzerinden izlemesi münasiptir.

Münasip kelimesi Arapça kökenli bir kelime olan nispet kelimesi ile aynı köktendir. Nispet kelimesi orantı veya orantılı anlamına gelirken münasip kelimesi orantılıuygun, yerinde anlamına gelmektedir. Ramazan boyunca iftar için yapılan bu programda geçen konuşmanın bir kısmının özetini yukarıda verdim. Gene merak eden okuyucunun İnternet üzerinden izlemesi münasiptir. Bu programda münasip olmayan şey sunucu ile konuğunun konuyu ele alırken ortaya koydukları düşünce derinliği veya sığlığı. Münasip olan şey sunucu ile konuğunun düşünce derinliğinin orantılımünasip olması. Veya sunucunun kendi düşünce derinliği ile orantılı, münasip konuğu misafir etmesi. Bir başka çözüm yolu da ya sunucunun ya da konuğun münasip bir yolla bu orantısızlığamünasipsizliğe ortak olmayı kabul etmemesi.

Düşünce derinliği, anlama ve kavrama düzeyi, eğitim müktesebatı orantılı olmayan insanların bu tür programlarda yer alması münasip midir? Münasip olanı bulmak münasip değil midir?

Mehmet ŞAHİN

Hit:7

    • "Tevazu gösterdiğinin farkında isen, kibirden kurtulamadın demektir." Bu cümleyle ilk defa karşılaştım. Çok yerinde bir cümle... Size teşekkür ederim. Sözlerinizin sonunda sorduğunuz soruya naçizane kendi düşüncelerimle cevap vermek istedim. Elbette münasip değildir. Münasip olanı bulmak tabi ki de mümkündür. Münasip olan, münasip olana, münasip bir programda yer vermek münasip bir karardır.

      Ganimet Ünüvar

Yorum yapmak istiyorsanız bu yazıyı tıklayınız

Top10

  • yazar yok
  • YAZARLAR

    YAZARLAR